Skip to main content

Daha erken

solarken çiçekler hangi diyar kucak açar bana.
elbette daha erken
 " Duaların bile yarım senin aptal. "demiştiler bana. beni bin parçaya bölüp eksik bırakan insanlar. Yaşamak mı mesele? Gidene ağlamak mı? Gemi miyiz sahiden hep bir yerlere yelken açan? Hangi şairin limanıydı bizlere kucak açan?
 Bir bardak suydu can verebilecek olan milyarlarca insana. Onları kibir deryalarında boğacak olanda, yeşeren her çiçeği yaşatacak olan da."Sen benim ilahi dinlerdeki azrailim idin. "Sen benim tanrım mıydın ki?
Sus konuşma böyle günah diyor annem. nazar değmiş bana ve çocukken geçirdiğim ateşli havaledenmiş böyle olmam. Benim her sözüm yarım kalıyor anneme. Beni böyle yapan diyorum. İçimden haykırışlar kopuyor. İçim köpüren denizlerce dalgalanıyor. Beni böyle yapan anne; babamın bardağındaki içkiden ,fakirlikten, evimizin zindan soğukluğundan ve bu bendeki  nalet sonsuz bekleyiş yollara bakıp içimden saydığım rakamlarla beklemekten. Sen dedim tekrardan. Sen benim sen benim azrailimsin. Peh masummuşsun bir de hadi oradan bir insan böyle yarım bırakılmaz anladın mı? belki de sırf bu yüzden azrail bile değilsin!!!
 Daha erken diye diye ömrüm bitti be anne anlasana artık. Yaşamak ağır bir yük işte. Katillerimle girip her gece yatağa, ufak çocuklar gibi sarılırıyorum yorgana. Sence bunlar nazar mı gerçekten? Yoksa kötü olarak gördüğümüz her bir şeyi bir nesneye ,inanca ,insana atmak mı? İnsan o kadar zalim ki anne, günahı bile tek başına işleyebileceğine inanmıyor hep ona ortak olacak bir şeytan durur yanı başında. Dimi anne?
         Masa lambamın ışığının titremesiyle uzun bir süredir yazdığımın farkına varıyorum. Bacaklarım biraz uyuşmuş. Salondaki televizyon sesinden babamın daha eve gelmediğini anlıyorum. Annem kesin yine ekran başında uyuya kalmıştır diyorum. Bir süre ellerimi birleştirdikten sonra derin bir nefes alıp ayağa kalkıyorum. Ses çıkarmadan giriyorum yatağın şefkatli bağrına. Birden içimde bir yerlere sancı giriyor. Kendimi kötü hissediyorum çünkü  bu yatak bu ev bu eşyaları hep babamın parasıyla alınmıştı, her bir zerresi onun teriyle bezenmişti ve bana ait hiç bir şey yoktu adeta. Bir süre tavanı izliyorum hayatıma giren ve çıkan bütün katillerim uğruyor odama. Bir zamanlar hayatımda ki prensesler, süper kahramanlar canavara dönüşüyorlar. Yorganı çekip kafama hayal kurmaya başlıyorum daha güzel bir dünyada yaşamı kucaklarken biri fısıldıyor kulağıma "daha erken" diye...